Büyük Veriden Önce, “Küçük” Verilerinizi Değerlendirin

Teknolojide Yeniden Devrim Zamanı: Büyük Veri başlıklı yazımda anlatmaya çalıştığım gibi, teknolojide önemli eğilimlerden biri, miktarı, çeşitliliği ve üretim hızı çok yüksek olan verinin saklanması, işlenmesi ve aksiyona dönüştürülmesini ifade eden Büyük Veri kavramı.

Büyük Veri teknolojisi, göz ardı ettiğimiz ya da geçmişte teknoloji yeterli olmadığı için göz ardı etmek zorunda kaldığımız veriden anlam ve değer üretiyor.  Özellikle internet şirketleri ve büyük kuruluşlar için öncelikli bir rekabet alanı olduğu için, Büyük Veri basının ve teknoloji sağlayıcılarının gündeminde.  Her şirketin bu teknolojilerin sunduğu fırsatları nasıl değerlendirebileceğini araştırması önemli olsa da, Büyük Veriye yönelik vaatlerin heyecanına kapılmadan önce bir nefeslenmek ve bu yeni okyanusa yelken açmadan, kendi limanımızdaki imkanları değerlendirdiğimizden emin olmak gerek.

Hemen her şirketin bilgi sistemleri değerlendirilmeyi bekleyen “küçük” verilerle dolu.  Stok miktarları, cari hesaplar, müşteri kârlılıkları, ürün satış adetleri, üretim raporları, tedarikçi faturaları,…. Liste uzayıp gidiyor.  Bu verilerin bir kısmı kolayca raporlanıp iş kararlarına katkıda bulunabilir, bir kısmı ise raporlanmalarına rağmen doğru dürüst kullanılmamakta.

Kurumun, elindeki -küçük ya da büyük- veriyi değerlendirebilmesi için bir kültür değişimine ihtiyaç var.  Veri temelli yönetim ve veri temelli karar alma kazanılan bir alışkanlık.  Bir karar alırken uyguladığınız yönteme daha yakından bakın: Karara yönelik objektif ve yeterli veri toplayarak mı başlıyorsunuz, yoksa hislerinize, duyumlarınıza göre mi karar veriyorsunuz?

Veri temelli kültür oluşturabilmenin koşulları var:  Öncelikle, veriniz güvenilir ve tekil olmalı.  Raporlardaki verinin doğruluğuna kimse inanmıyorsa, ya da bendeki veri yan ofisteki arkadaşımın elindeki veriden farklıysa bir sorunumuz var.  Benim görüşüm, önceliğin verinin tekilliğinin sağlanmasında olduğu yönünde.  Herkes aynı veriye bakıyor ve bu veriye göre değerlendirme yapıyorsa, verinin kalitesinin yükselmesi için gerekli adımlar nasıl olsa atılacaktır.

Veriyi tekilleştirdikten sonra ikinci önemli adım erişilebilir kılmak ve özellikle günlük hayatlarında veriyi üretenlere geri bildirim sağlamak.  Hangi müşterilere yüksek oranda satış yaptığını satıcıya, depodaki fire oranını depocuya hızlı geri döndürebilirsek, onlara davranışlarını iyileştirme imkanı vermiş oluruz.

Gözden kaçırmamamız gereken diğer koşul da, çalışanlardan beklentiyi ve başarısının hangi veriye dayalı olarak nasıl ölçüleceğini net olarak ortaya koymak ve anlaşılmasını sağlamak.  Nihai amacımız, tüm verinin tutarlı olduğu, herkesin kendisi ilgilendiren veriye yeterli hızda eriştiği ve bu veri baz alınarak açık bir şekilde değerlendirildiği bir ortam yaratmak.

Pek çok kuruluş için, bilgi sistemlerinde zaten mevcut olan verileri bu şekilde etkin kullanmanın iş sonuçlarına hızlı geri dönüş sağlayacağına ve büyük veriden yarar elde edilmek için gerekli kültürü oluşturacağına inanıyorum.